Geçtiğimiz yılın mart ayında başlayan ve hızla küresel bir krize dönüşen COVID-19 salgını, ikinci yılına girerken dünya genelinde hala etkisini sürdürmeye devam ediyor. Salgın başladığından bu yana birçok ülke sağlık sistemlerinin sınırlarını zorlarken, ekonomiler zarar gördü ve insanların hayatı kökten değişti.
Salgının başlamasından bu yana bilim insanları, doktorlar ve sağlık çalışanları yoğun bir mücadele vererek virüsle mücadele etmeye çalıştılar. Aşı çalışmaları hız kazandı ve dünya genelinde milyonlarca insan aşılanmaya başlandı. Ancak, aşılamada yaşanan eşitsizlikler ve dağıtım sorunları hala devam ediyor.
Salgının başlangıcından bu yana birçok ülke karantina, sokağa çıkma yasağı ve kısıtlamalar uyguladı. Bu durum iş dünyasını olumsuz etkiledi ve birçok işletme kepenk kapatmak zorunda kaldı. Ekonomik kriz ve işsizlik oranları ise tüm dünyada artış gösterdi.
Salgın sürecinde insanların sosyal ve psikolojik sağlığı da olumsuz etkilendi. İzolasyon, korku ve belirsizlik insanların ruh sağlığını olumsuz etkiledi. Uzun süreli stres ve kaygı, ruh sağlığı problemlerinin artmasına neden oldu.
Asrın felaketi olarak adlandırılan bu süreçte insanlık, dayanışma ve birlik olgusunu tekrar keşfetti. Sağlık çalışanları kahraman ilan edilirken, toplumlar bir araya gelerek salgınla mücadele etmeye çalıştılar. Ancak, hala salgının etkileri devam ediyor ve normal yaşantımıza dönebilmek için daha çok çaba sarf etmemiz gerekiyor.